Anksiyete ve Depresyonu Yenmenin Yolları
Anksiyete veya depresyondan bunaldığını hisseden birinin otomatik tepkisi genellikle kendisini daha iyi hissettirmeye çalışmaktır. Bu görünüşte makul bir durumdur çünkü bundan kaçmanın yolu varsa neden depresyona girilsin ki? Kendisini iyi hissetmeye çalışırken ise neşelenmek için müzik dinlemek, sinirleri yatıştırmak için derin nefesler almak veya neden böyle hissettiğini anlamaya çalışmak denediği yollardan bazılarıdır.
Maalesef bu çabalar genellikle geri tepmektedir, çünkü yakın zamanda yapılan araştırmalara göre herkesin bu çabası işe yaramayabiliyor ve zamanla deneyim ve bir alışkanlık haline geliyor. Sonuçta ise bazı durumlarda rahatlama sağlayacağı yerde daha kötü olabiliyor. Bunun yanında bu etkili bir şekilde yapılmazsa duygularını değiştirmeye çalışması daha sinir bozucu bir durum olabilir.
Depresyonla Başa Çıkmanın En İyi Yolu
Öyleyse depresyonla başa çıkmanın alternatifi nedir? Bunun cevabı; yaşanılan duygusal deneyim ne olursa olsun, kişinin elinden geldiği kadar hayatı iyi yaşaması çalışmasıdır. Pek çok insan için çok daha iyi bir yol, duyguları kontrol etmeye çalışmaktan çok onlarla ilişki kurmaktır. Özgün duyguları, iç deneyimi kabul etmeyi ve onunla farklı şekilde ilişki kurmayı öğrenmek gerçekten önemlidir. Böylece, böylece dikkatini ve davranışlarını çok daha tatmin edici ve üretken şeylere yönlendirebilir.
Anksiyete ve Depresyonu Yenmek İçin Eylem PlanıAnksiyete ve depresyonu yenmek, bu deneyimleri ortadan kaldıracağı anlamına gelmez çünkü bu zor duygular hayatın bir parçasıdır. Elbette mücadele edilmesi gerekir ve bu fönemlerde bazı duygularla ytüzleşilmesi gerekir. Öfke, suçluluk, kaygı ve üzüntü dönemleri olacaktır ve kişiyi sınamaya devam edeceklerdir. Ve kişi dolayısıyla bu duygulardan kurtulmaya çalışmak yerine, son sözü onların söylemesine izin vermeden onlarla mücadele etmesi gerekir. Bu da hayatı yaşamak demektir.
Çoğu insan eylem odaklı yaklaşımların gerçekçi olmadığını ve psikologların anksiyete veya depresyonla baş etmenin nasıl bir şey olduğunu anlamadıkları hakkında yakınırlar. Ancak gerektiği zaman bir uzman yardım alınması şarttır. Uzmanlar eylem odaklı faktör üzerinde durulduğunda, anksiyete ve depresyon yönetimine yönelik bir farkındalık yaratılacağını düşünmektedirler. En iyi sonuçlar için her gün pratik yapmak gereklidir ve birinin üzerinde durarak tutarlı olmak şarttır.
Günün Planının Ayarlanması
Anksiyete ve depresyon, kişinin sanki bir durumun kurbanıymış gibi hissetmesini sağlar. Ve genellikle zihnini potansiyel problemlerle ve korkulan başarısızlıklarla doldurulmasını sağlar. Buna izin verilmemelidir ve sabah ilk iş olarak nasıl bir gün geçirileceğine karar verilmelidir. Kişinin hangi düşüncelerini geliştireceğine karar vermesi bu noktada ilk adımdır. Nasıl neşeleneceğini kimi seveceğini, zorluklar karşısında nasıl bir tutum sergileyeceğini planlamak da şarttır. Unutulmamalıdır; kişi kendi gününün yazarıdır, enerji ve dikkatini neye yönlendirirse o gün öyle yazılır.
Endişe ve Sorun Çözme
Endişelenmek tekrarlayıcıdır ve verimsizdir, ancak çoğu zaman çoğu kişi problemlerle uğraşıyormuş gibi hissedebilir. Gerçek problem çözme, aksine, çözüm bulmanın odaklanmış bir yoludur. Bugün endişelenirken, çözülmesi gereken gerçek bir sorun olup olmadığını veya zihnin sadece çarklarını mı döndürdüğünü belirlemek gerekir. Ardından zihinsel enerji, üretken olmalı ve problem çözmeye yönlendirilmelidir.
Güçlü Hissetmek
Eğer kişi kendini kolay ve sorunsuz bir gün umut ederken bulursa, bunun yerine problemler karşısında nasıl yanıt vereceğine odaklanmalıdır. Eğer bir kişi kendini her zorluğun üstesinden gelecek düzeyde güçlü hissederse önüne çıkan her engelle yüzleşir ve cesaretli olur. Böylelikle yaptığı her şeyde rahat olur. Çünkü unutulmamalıdır ki; sorunlar kaçınılmazdır ve onlarla nasıl başa çıkacağı her kişinin kendisine kalmıştır.
Gelecek İçin İyi Tanımlaması Yapmak
Anksiyete yüzünden bir şeyden kaçınmaya kalkıldığında, kişinin kendisine nasıl bir hayat yaşamak istediğini sorması gerekir. Korku ve kaçınma ile tanımlanan tam olarak nedir? Önem verilen şeyleri kaçırmak anlamına gelse bile, kaçınmak güvenli bir durum olarak tanımlana bilir mi? Ya da şu nokta düşünülmelidir; kendisi için önemli olanı yapmak için korkuya meydan okuyan bir yaşam mı yaşamak daha mantıklıdır? Bu koşulun sağlanması için gelecekte onu neyin mutlu edeceğini ve iyi olarak neyi tanımlayabileceği belirlenmeli ve bunun için hangi adımlar atması gerektiğine dair planlar yapmalıdır.
Hayatının Direksiyonu Ele Almak
Duygular gürültülü yolculardır ve sizi endişelendiren veya bunaltıcı görünen her şeyden kaçınmaya yönlendirir. Dikkatli ol, oraya gitme, dikkat et gibi sürekli olarak engeller koyar. Bu zor duygulardan kaçınmak kişinin hayatında birinci öncelik olmasını isteyip istemediğini düşünmesi gerekir. Duygusal olarak rahat olmaktan daha önemli bir şey var mı? Öyleyse, hayatını o yöne çevirmeli ve yolculuk sırasında kötü duygularının bu rahatlığını engellemesine izin vermemelidir.
Sevgi ve Aşkın Gücünü Kullanmak
Sevgi ve korku karşıt güçlerdir ve biri büyüdükçe diğeri küçülür. Kişi kendini endişeli veya üzgün hissettiğinde kendisine şunu sormalıdır; başka birine nasıl sevgi gösterebilirim? Bu etrafındakilerin ihtiyaçlarını beklemedikleri şekillerde bile karşılayacak fırsatlar yaratılmasını sağlar. Yerine göre beklemek yerine, sevgi dolu hislerle sevecen olmaya odaklanılmalı ve sevginin korkunun panzehiri olduğu unutulmamalıdır.